30 Haziran 2016 Perşembe

Hayata Kahve Molası



Sınavlar, okul, kurslar, tüm bu koşuşturmacalar...
Aslında ara sıra of, puf, yeter diye sıkılsam da severek içinde yaşadığım bu hızlı hayat. 
Geriye baktığımda genel olarak gördüğüm şey: ders, biraz daha ders, çok çok daha ders...
Ama aslında aralarda çok güzel anılar gizli. Sadece bazen bakmasını bilmiyor insan. Öyle bunalıyor ki bazen ruhum, gördüğüm tek şey tekdüze yaşamaya bile değmeyecek basit bir hayat oluyor. Bu bunaltıcı ruh hali günler, saatler ya da sadece birkaç dakika sürebiliyor. Sonra bir silkeleniyorum. 
"Ne yapıyorum ben? Ne kadar saçma düşünüyorum böyle!" demeye başlıyorum. Tabii içimden. 
Çünkü aklıma birer birer hayatımda olduğu için her gün varlığına binlerce kez şükretmem gereken muhteşem şeyler geliyor.


Ailem.
Arkadaşlarım.
Ve bunu şu an okumakta olan sen.
Evet evet, sen!
Sana çok değer veren insanlar var. Seni seven, bunaldığın zaman seninle konuşabilecek, sana sımsıkı sarılıp, seni ne kadar çok sevdiğini haykırabilecek insanlar var.
Kim bilir seni çok sevip söylemeyenler bile vardır... 
Öyle işte...
Ben de bunu buraya yazıp aslında hayatın kavga etmek ve tartışmak için çok kısa olduğunu ve sevdiğin insanlara sık sık "Seni seviyorum, seni çok seviyorum." demeni hatırlatmak için yazdım. 
E, ben de sık sık unutuyorum bu gerçeği. 
Keşke unutmasam ama şu an ne yazacağımı bile unuttum bak. 
Sahi nerede kalmıştık?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder